2 Mayıs Cuma Hutbesi Konusu ve Tam Metni: Diyanet Cuma Hutbesi Konusu Nedir?

0
0
CUMA HUTBESİ KONUSU

Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından her hafta Cuma günleri yayınlanan hutbeler, Müslümanlara dinin doğru yolunu göstermek ve hatırlatmak amacıyla camilerde okunuyor. 2 Mayıs 2025 tarihli Cuma hutbesi de Diyanet tarafından yayınlandı. İşte, 2 Mayıs 2025 Cuma hutbesinin tam metni ve konusu…

2 Mayıs 2025 Cuma Günü Hutbesi

2 Mayıs 2025 Cuma günü, 81 ilde okunacak olan hutbenin tam metni Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından açıklandı. Her hafta Müslümanlara İslam’ın kurallarını ve ahlaki değerlerini hatırlatan Cuma hutbesinin bu haftaki konusu belirlendi. İşte, 2 Mayıs 2025 Cuma hutbesinin tam metni ve konusu…

Cuma Hutbesi Konusu 2 Mayıs 2025: Nefsi ve Nesli İfsat Eden Büyük Günah: Zina

Muhterem Müslümanlar!

Yüce dinimiz İslam’ın haram kıldığı büyük günahlardan biri, nefsi ve nesli ifsat eden zinadır. Zina, dinen ve hukuken geçerli bir nikah bağı olmayan erkek ve kadın arasındaki birlikteliktir. Zina, aile kurumuna yönelik en büyük saldırılardan biridir. Yuvaların yıkılmasına neden olan, gençlerin umutlarını karartan ve hayallerini yıkan açık bir hayasızlıktır. Zina, toplumun ahlaki değerlerini kökünden sarsan, maddi ve manevi birçok hastalığın yaygınlaşmasına zemin hazırlayan iğrenç bir davranıştır.

Aziz Müminler!

İslam, sadece zinayı değil, zinaya götüren bütün yolları da haram kılar. Nitekim Yüce Rabbimiz, “Zinaya yaklaşmayın. Çünkü o, hayasızlıktır, çok kötü ve iğrenç bir yoldur.”1 buyurmuştur. Dolayısıyla ister gerçek hayatta, ister sanal alemde, isterse yazılı ve görsel medyada kişiyi zinaya götüren söz, tutum ve davranışların tamamı haramdır. Allah’ın insana bir emanet olarak verdiği bedenin teşhir edilmesi, tesettüre uygun olmayan elbiselerin giyilmesi haramdır. Aralarında dinen evlenme engeli olmayan bir erkek ve bir kadının baş başa kalması ya da ev arkadaşlığı adı altında bir arada bulunması haramdır.

‘Flört, dost hayatı, arkadaşlık, kaçamak, aldatma’ gibi kavramlarla bu büyük günah asla masum gösterilemez. ‘Gönül ilişkisi, yasak aşk, gençlik hevesi, düzeyli birliktelik’ gibi sözlerle zinayı meşrulaştırmak, harama giden yola kapı aralamaktır. ‘Çapkınlık’ denilerek övünülen şey, esasında bir zinakarlıktır, insanın namusuna göz dikmektir, haramdır. Hele ki özgürlük adıyla bütün dünyaya dayatılmaya çalışılan ve Lut (a.s)’ın kavmini helake sürükleyen eşcinsellik, Allah’ın lanetlediği bir sapkınlıktır, haramdır, büyük bir günahtır.

Kıymetli Müslümanlar!

Akıllı telefonlar, dijital araçlar ve medya aracılığıyla evlerimize ve ceplerimize kadar giren gayr-i meşru görüntüler, zinaya giden yolları kolaylaştırmaktadır. İslami ve insani değerleri hiçe sayan müstehcen reklamlar, sanat adı altında yapılan gayr-i ahlaki tiyatro, sinema ve dizi filmler, zinayı meşru göstermeye çalışmaktadır. Dijital mecralarda yaygınlaşan, evlilik müessesesini istismar eden sohbet ve evlilik siteleri, gençleri evlilikten uzaklaştırmakta, zinaya sürüklemektedir. Dostluk ve dertleşme gibi düşüncelerle başlayan kadın erkek arkadaşlıkları kişileri, zina batağına çekmektedir. Kısacası, göz harama baka baka, kulak günahı dinleye dinleye, dil kötülüğü konuşa konuşa zinaya alışmakta, sonrasında bu iğrenç fiili işlemek sıradan hale gelmektedir.

Değerli Müminler!

Kötülüğün işlenmesi kadar onun yaygınlaşmasına zemin hazırlamak da büyük bir günah, ağır bir vebaldir. Cenâb-ı Hak, Kur’an-ı Kerim’de, “Müminler arasında ahlâksızlığın yaygınlaşmasını isteyenlere dünyada ve ahirette can yakıcı bir azap vardır…”2 buyurarak bu hususa dikkatlerimizi çekmektedir. Bu sebepledir ki, insan onurunu ayaklar altına alan zinanın ve ona götüren yolların magazin programlarına malzeme olması asla kabul edilemez. Çok nadir görülen iğrenç bir hadisenin, çarpık bir ilişkinin, bazı gündüz kuşağı programlarında, sinema ve dizilerde reyting uğruna haftalarca gündemde tutulması, toplumun dini ve ahlaki değerlerini hiçe sayan büyük bir sorumsuzluktur. Aile birliğine zarar veren zinayı işleyenlerle, bunların yaptığı kötülükleri ekranlara taşıyan ya da sosyal medyada paylaşanlar aynı günahın ortaklarıdır.

Aziz Müslümanlar!

Zinanın panzehiri evliliktir. Meşru bir evlilik, insanın bütün kötülüklerden sığınabileceği güçlü bir siper, muhkem bir kaledir. Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in ifadesiyle evlilik; gözü haramdan korur, iffeti muhafaza eder.3 O halde, gençlerimizi evliliğe teşvik edelim. Dinen ve hukuken evlilik çağına ulaştıklarında onların evlenmelerine yardımcı olalım. Evlilikleri zorlaştırmayalım. Aile kurumumuzu tehdit eden her türlü hayasızlığı ve iğrençliği ortadan kaldırmak için, bireysel, toplumsal ve kurumsal sorumluluklarımızı ihmal etmeyelim. Başta medya sektörü olmak üzere her birimiz; değerlerimizi hiçe sayan programlar yerine, helal haram hassasiyeti olan, iffet ve haya sahibi güzel aile örneklerini daha fazla ekranlara, sosyal medyaya ve dijital mecralara taşıyalım.

Sözümün sonu Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in şu uyarısı olsun: “…Hiçbir erkek, mahremi olmayan bir kadınla yalnız başına kalmasın; zira yanlarındaki üçüncü kişi şeytan olur…”4

Ayşe Gültekin

Yorum Yapın